Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün, Türkiye olmadan Kıbrıs Türk halkının Ada'da yok olacağını belirterek, "Türkiye'ye karşı bir şeyler örgütlemeye çalışanlar var. Türkiye karşıtlığını artırmak için hareket edenler var" dedi.
KKTC'de ana muhalefette olan UBP'nin lideri Hüseyin Özgürgün, açıklamalarda bulundu. Ada'daki Türk askerinden rahatsız olanların devrede olduğuna vurgu yapan Özgürgün, "Türkiye olmadan bu topraklarda bir şey olmaz. Anavatan olmazsa, Kıbrıs Türk halkı bu topraklarda yok olur" dedi.
Hüseyin Özgürgün, "Türkiye'ye karşı bir şeyler
örgütlemeye çalışanlar var. Türkiye karşıtlığını artırmak için hareket edenler
var" uyarısı yaptı.
KKTC hükümetinin, 175 kişinin vatandaşlığını iptal etmesini
de sert sözlerle eleştiren Özgürgün, "Türkiye'den gelen vatandaşlarımız bu
insanlar. Papazın, Yunanistan'ın ya da İngiltere'nin vatandaşları değil.
İptaller kabul edilemez" diye konuştu.
Hükümetlerin devamlılık esasına bağlı olması gerektiğini
ifade eden Özgürgün, "Vatandaşlık iptali bu ülkede yapılmış en büyük
yanlışlardan biridir" şeklinde konuştu. Özgürgün, "Biz halkın verdiği
iradeyi ortaya koyarak vatandaşlık yaptık. Yüksek mahkemeden de görüş alarak
vatandaşlık verdik" dedi.
KKTC'deki mevcut hükümetin vatandaşlık vermeyebileceğine
işaret eden Özgürgün, "Sen yapma. Ama bir ülkenin vatandaşlığını almış
birisinin vatandaşlığını almak nasıl bir mantık?" diye sordu.
TÜRK LİRASI'NI BIRAKIN DEMEK KOMİKLİK
KKTC'de verilen vatandaşlıkların yasal olduğuna dikkat çeken
UBP Lideri Özgürgün, "Vatandaşlıklar siyasi bir durum olarak gündeme
getirildi. Cumhuriyetçi Türk Partisi hükümete her geldiklerinde 'ben
vatandaşlıkları iptal edeceğim' diyor. Nedir bu iptal etme aşkı?" diye
tepki gösterdi.
"Ada'daki esas meselenin Türkiye ile Kıbrıslı Türklerin
arasını açmak olduğunu kaydeden Özgürgün, "Türkiye'yi sever gözüküp,
Türkiye'nin Ada'dan çıkmasını isteyenlerin olduğunu" belirtti.
Hüseyin Özgürgün, KKTC Başbakanı Tufan Erhürman'ın 'TürkLirası yerine başka para birimine geçebiliriz' yönündeki açıklamalarını da
değerlendirdi. Ülkede ciddi bir ekonomik krizin yaşandığını söyleyen Özgürgün,
"Para birimi değiştirme konusu komikliktir. Para birimini değiştir, kimden
alacaksın o para birimini. Bu şartlarda bunlar çok kolay değildir. Ciddi sorunlar
yaşarız" şeklinde konuştu.
'DERME ÇATMA BİR HÜKÜMET'
Başbakan ve hükümet ortaklarının halka güven vermediğini
savunan Özgürgün, koalisyon hükümetinin dört partiden oluştuğunu hatırlattı.
Özgürgün, "Dört başlı bir hükümet var. Başbakanlık dörde bölünmüş durumda.
Halk bu hükümete görev vermedi. Derme çatma bir gecekondu hükümeti kuruldu.
Bu yapı da sallanmaktadır" dedi.
Başbakan'ın Türkiye'den kaynak gelmediği yönünde yaptığı
açıklamayı da eleştiren Özgürgün, "Türkiye'den kaynak gelmedi diye ülke
ekonomik sorun yaşıyor demek doğru değil. Derme çatma koalisyonu kurarken
Türkiye'ye mi sordun? Türkiye mecbur mudur? Halka gereğini yapacak adımlar atacaksın.
Türkiye'yi hedef almaya başlamak kabul edilemez" şeklinde konuştu.
'ŞİKAYET ETME BIRAK GİT'
"Ülkede her alanda büyük sorular var. Sabit ve dar
gelirli kısım büyük sıkıntı yaşıyor" diye devam eden Özgürgün şunları
söyledi:
"Anavatan Türkiye'nin burada yaptıklarını görmeyenler,
Türkiye'ye karşı olanlar, bizleri karşısında görür. Türkiye'nin bize
yaptıklarını, kimse kimseye sağlamaz. Ailesi, evlatlarına da göstermez böyle
bir ilgili. Türkiye'yi sevmesinler, ama saygı duysunlar. Türkiyesiz Kıbrıs Türkü,
1974'ten öncesinin daha kötü durumuna düşer."
KKTC hükümetinin şikayet etme lüksü olmadığını belirten
Özgürgün, "Hiç gelmeyecektin göreve. Halk sana muhalefet görevi verdi.
Bırak git o zaman" dedi.
'GARANTİLERDEN ASLA VAZGEÇİLEMEZ'
Hüseyin Özgürgün, Ada'daki Türk askerinin çıkarılması ve
garantilerin sonlandırılacağına yönelik haberleri de
yorumladı."Türkiye'nin garantisinden asla vazgeçilemez" diyen
Özgürgün, şöyle konuştu:
"Türkiye'nin etkin ve fiili garantisinden de asla
vazgeçilmez. Kıbrıs Türk halkı, Türk askerinin varlığı ile huzur ve barış
içerisinde yaşamaktadır. Bunlardan vazçelirse, bu topraklarda Kıbrıslı Türkler
olmaz. 1974'ten önce ayrım gözetmeksizin katledilen Kıbrıslı Türkler idi, o
zaman Türkiye vatandaşı yaşamıyordu Ada'da. Kimse ben Rumlarla birleşme
istiyorum, beni ayırırlar anlayışına kapılmasın. Ortada konuşan belgeyi, Rum
tarafına hizmet edecek bir belge olarak görüyorum."