![]() |
Tamer Ashraf |
İşte Kundaklamak İstenen Statüko:
Artık kemirgen hendek fareleri ve fistanlı asayiş ekipleri
yoktur.
Askeri vesayet yoktur, Batı Çalışma Grubu yoktur.
"Öküz Anadolulu!"
jakobenizmi yoktur.
Halk Evlerinde, hücre evlerinde beyin yıkama yoktur,
Vatansız, bayraksız fraksiyon zenginliği yoktur.
Başörtüsü yasağı yoktur.
Amerikan deniz piyadelerine konsomasyon hizmeti yoktur.
Türk Özel Kuvvetlerine çuval giydirilmesi yoktur.
Soros yoktur... Beş kuruşa açılıp, yirmi beş kuruşa vatan
satan STK ofisleri yoktur.
MHP'ye ve Milliyetçiliğe düşmanlık yoktur.
İşte kundaklanmaya çalışılan "statüko" budur.
Yerine neyin geleceği ise büyük bir muammadır!..
MHP'nin Daha Doğarken Oyunları Bozması!
Bütün rejimler, özellikle de sert bir kırılmayla, bir
inkılapla kurulmuş olan yönetimler, kendilerini korumak için zamanla
derinleşirler.
Sadece ülkenin güvenliğini değil, rejimin güvenliğini de
korumak adına tedbirler geliştirirler.
Türkiye'de bu tedbirlerin en gözle görünen eylemleri, "askeri
darbeler"dir.
Mamafih, Menderes'in Başbakanlığına, Özal'ın
Cumhurbaşkanlığına "alışamayan" Laik rejim muhafızları, Erbakan'a da
tahammül edememişlerdir.
1946'daki sopalı seçimlerden beri, iktidar olsa da muktedir
olamayan merkez sağ iktidarlar, bu kerameti kendinden menkul "askeri
vesayeti" kaldırmak için her türlü çareyi aramaya başlamışlardır.
Menderes deneyiminden sonra Demirel'in, Özal'ın ve Çiller'in
takip ettiği yol, daha fazla Amerika'ya yaslanarak güç dengesi sağlamak
olmuştur.
AKP ise kalıcı bir iktidar için bir yandan AB'nin demokrasi
standartlarına yaslanmış, bir yandan da ABD'nin soğuk savaş yeşilliği olan
Gülen Cemaati'ne Atlantik ötesinde açılan krediyi kullanmaya çalışmıştır.
Oysa Türkiye'de samimi Atatürkçüleri de rahatsız etmeyecek,
cumhuriyet değerlerine bağlılığı kati olan MHP, askeri vesayetin şaibesiz bir
şekilde kaldırılması için ihtiyaç duyulan en güçlü kaldıraçtır.
Bu yüzden de MHP'nin kurucu lideri Alparslan Türkeş siyasete
atıldığında sadece siyasi rakiplerinin değil tüm iç ve dış vesayet odaklarının
düşmanlığıyla karşılaşmıştır.
Orduyu tahrik eden, devleti darbeyle elinde tutmaya çalışan
vesayet odakları 12 Eylül öncesinde ve sonrasında bu yüzden en çok MHP'ye
saldırmıştır.
İşte bugün 1950'den beri kesin kaynağı belli olmayan
derinliklerden sürekli darbeye maruz kalan "merkez sağ" iç ve dış
tehditlere karşı MHP ile omuz omuzadır.
- Amerikan desteği, icazeti, tarih olmuştur.
- AB maslahatına duyulan ihtiyaç ortadan kalkmıştır.
- FETÖ'nün desteğinden ve paralel devlet kadrolarından
uzaklaşılmıştır.
Milletin ısrarla arkasında durduğu "Merkez Sağ"
meşru ve demokratik bir siyasi güç olan MHP'nin katkısıyla iktidarda muktedir
olmaya çalışmaktadır.
Göz ardı edilmiş ABD, gözden düşmüş AB, terk edilmiş FETÖ ve
inkılap yolculuğuna CHP ile devam etmek isteyen derin vesayet odakları,
"Cumhur İttifakı"na bu yüzden saldırmaktadır.
PKK'nın "Derin" Ehemmiyeti!
Muhafazakâr Sağın Güneydoğu oylarını 1978'den bu yana Keleş,
Biksi ve KNS zoruyla Sol'a doğru kaydıran PKK'nın kuruluşundaki derin
bağlantılar da bu noktada önem kazanmaktadır.
PKK'nın "kurulurken MİT'e bağlı olup, sonra kontrolden
çıktığı" iddiası, yukarıdaki "makul sebep analizi" karşısında çocuk
oyuncağı gibi kalır.
Perinçek'in 1989 ve 1991 Bekaa ziyaretleri de böylece daha
makul bir anlam kazanır.
1987 seçimlerinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu'daki oyların Sağ-Sol
oranı: "% 71'e - % 29"dur.
Bugün bu oran: "% 49'a - % 51"dir.
Sağ'dan Sol'a, 30 yılda 5 milyon oy tahvil eden bir örgüt,
demokrasinin balans ayarını yapmak için on yılda bir Sağ'a karşı darbe yapan
derin güçler için daima ehemmiyet taşır.
Siyasi ivmesi belli olduğu için tamamen
"başıboşken" bile otomatik kontrol altındadır.
Bugün Erdoğan'ı devirmek için kurulan cephenin anahtarı da
ne yazık ki "PKK"dır!..
Ve… Feraset Sınavı
İşte bu tarihi derinliğin ışığında bir kez daha
hatırlatmakta yarar vardır ki:
24 Haziran 2018 seçimleri, Türkiye'ye zaman ve enerji
kaybettiren bu kör dövüşüne son vermek için 1965'te yola çıkan ve bu uğurda
3.600 şehit veren Alparslan Türkeş'in Bozkurtları için tarihi bir "feraset
sınavı" olacaktır!