![]() |
Tamer Ashraf |
Trump'un dengesizliği şu an tüm ABD yönetimini sarmış durumdadır. Bir konuda elli kafadan ayrı ses çıkmaktadır. Söyledikleriyle yaptıkları geçmişte de çok çelişkili idi. Şimdi ise bu çelişkileri daha çok deliler topluluğunu andırmaktadır.
Bu hallerini şimdi en çok Türkiye'ye yansıtıyorlar. Sözde bunlarla stratejik ortağız, müttefikiz ama senin can düşmanlarına dünyanın gözü önünde silah yardımı yapıyorlar ve o yardım ettikleri silahlarla askerlerimiz, sivil vatandaşlarımız şehit ediliyor.
Şu an Suriye sınırları içinde aslında terör örgütü PKK'yı taşeron olarak kullanan ABD ile savaşmaktayız. Zaten YPG içinde yabancı milletlerden vatandaşlar olduğu gibi, ABD vatandaşları da vardır. Yani terör örgütü PKK sadece önde görünen yüzdür. Arka bahçesi emperyalizm sırtlanlarıyla doludur.
Deliler topluluğu içindeki Pentagon'un Ortadoğu Masası Sözcüsü Eric Pahon Hürriyet'e açıklamalar yapmış ve resmin deliliğini bir kez daha tescillemiştir.
Bu akıl hastası diyor ki: "Türklerin Afrin'den Menbiç'e geçmeyeceğini umuyoruz. Bu konuda gerçekten kaygılıyız. Bunun DEAŞ ile mücadeleyi raydan çıkarma potansiyeli var. Bu, bugüne kadar ortaya koyduğumuz çalışmanın büyük ölçüde dikkatini dağıtacak bir şey. Türkiye'nin terörizm ve sınırlarındaki terör grupları konusunda ciddi kaygıları olduğunu anlıyoruz. Bunun tamamen farkındayız. Türkiye ile elimizden geldiği ölçüde birlikte çalışıyoruz ancak bu operasyon (Zeytin Dalı) DEAŞ'a karşı kazanımlarımızın bir kısmını kaybetmemize neden olacak bir potansiyel taşıyor.
Sürekli temastayız. Suriye gibi karmaşık savaş bölgelerinde diplomasi her zaman anahtardır. İki tarafa da gerilimi daha fazla tırmandırmamaları ve dikkati DEAŞ'tan dağıtmamaları için çağrı yaptık. Bildiğiniz gibi biz Afrin'de yokuz. Oradakiler bizim desteklediğimiz güçler arasında değil. Suriye ölçeğinde bugüne kadar nispeten güvenli bir alan olan Menbiç'te bugüne kadarki kazanımlarımızı korumak kritik önemde."
***
Bakar mısınız, hala alçaklıklarını DEAŞ üzerinden meşrulaştırmaya çalışıyorlar. "DEAŞ var, o halde PKK'yı görmezden gel" mantığı ile kurdukları emperyalist sistemi devam ettireceklerini sanıyorlar.
Oysa Trump başkan seçilmeden önce DEAŞ'ı(IŞİD) ABD'nin kurduğunu ifade eden şu cümleleri kuruyordu: "IŞİD'in kurucusu o. Obama IŞİD'i kurdu. Ve şunu da söylemeliyim, yardımcılığını da ezik Hillary Clinton yaptı"
***
Pentagon'a göre Türkiye Menbiç'e girerse "DEAŞ ile mücadeleyi raydan çıkarma" hali olurmuş… Bak sen…
Zaten terör örgütü IŞİD'e ve PKK'ya vurunca ABD'ye vurmuş sayılıyoruz.
Her ikisi de kol kanat geren, yönlendiren ABD değil mi?
Hem ABD askerleri, hem PKK'nın teröristleri IŞİD'li teröristlere yol verirken videolarını izlemedik mi, IŞİD'in elindeki silahlarda ABD'nin silahları değil mi?
ABD, PKK, IŞİD aynı vücudun kanser hücreli organlarıdır.
ABD ve PKK'nın "IŞİD'le mücadele ediyoruz" yalanını IŞİD üzerinden hangi kazanımları yaptıklarına bakarak şahit olabilirsiniz.
IŞİD saldırdı, işgal etti, hep PKK gelip yerleşti. ABD bölgedeki hâkimiyetini bu sistemle devam ettirmek istiyor. Şimdi bu sistemini Türkiye bozduğu için ne yapacağını şaşırmış durumdadır.
Bir taraftan "Türkiye ile Sürekli temastayız." Açıklamaları yapıyorlar, diğer taraftan terör örgütü PKK'ya ağır silahlar vermeye devam ediyorlar. İşte böyle bir alçaklıkla Türkiye muhataptır.
ABD'nin bu alçaklıktan vazgeçmeyeceği anlaşılıyor. Türkiye'nin de artık Suriye'deki bu temizlik operasyonundan vazgeçmemesi gerekiyor. Çünkü ABD'nin alçaklığı, ikiyüzlülüğü artık tescillenmiştir. Bugün ABD'nin PKK'yı yan ordusu haline getirme projesi engellenmezse, yarınlarda Türkiye büyük sıkıntılarla muhatap edilecektir. ABD'nin kürdistan projesinde Türkiye'nin toprakları da vardır. Bugün Suriye'de bu parçayı ele geçirmeye çalışmaktadır. Suriye yönetimi de hala ahmaklıkta ısrar ederek PKK'ya şirinlik peşindedir. Kendi topraklarında devlet kurmaya kalkan ABD-PKK ittifakına karşı mücadele vermiyorlar Türkiye'yi tehdit etmektedirler. Türkiye olarak buna benzer tuhaflıklarda yaşamaktayız.
Türkiye attığı her adımda çok dikkatli olmalı, karşısında mert düşman bulunmadığını artık çok iyi anlamalıdır. Sözde dost ülke ABD bize bu kalleşliği yaptıktan sonra Türkiye'nin dostuna-düşmanına karşı dimdik durması gerekmektedir. Bunu yaparken de Rusya-İran-Irak-Suriye arasında güncellenmiş ve akılcı bir ittifakla ABD'ye ders vermelidir. Rusya-İran-Irak'la geçmişte kavgalar yaşandıktan sonra gelinen nokta komşu ilişkileri açısından önemlidir. Suriye'nin toprak bütünlüğünün korunması ve Suriye'nin içindeki terör örgütü PKK-IŞİD'i temizleme konusunda da Suriye rejimiyle ortak bir yol ve akıl noktası oluşturulmalıdır.
"Bir yemin ettim ki dönemem" havası bu zamana uygun tarz değildir.
ABD ve uzantısı terör örgütleri Ortadoğu bölgesinden söküp atılmalıdır. Bölgedeki tüm ülkeler böylelikle rahat nefes alacaktır.
Terör örgütü PKK'yı topluca mezara, ABD yönetimini de akıl hastanesine göndermek için bu şart olmuştur.