KUDÜS İNSANLIĞIN ONURU



DİRENİŞİDİR
Kudüs, zulüm ve vahşetin gölgesinde yalnız bırakılan şehir
İşgal, zulüm ve katliamların yanında, Direnişin ve mücadelenin
hiç bitmediği şehir,
Aynı zamanda, siyonistlerin kendi zulümlerinde boğulacakları
günü beklediği şehir
Kudüs, ilk kıblemiz, Kudüs Peygamberler şehri,
Kudüs, Mekke’nin, Medine’nin, Kurtuba’nın, Kahire’nin, Arakan’ın,
İstanbul’un kardeşi,
Kudüs meselesi belli bir kesimin meselesi değildir.
Filistinlilerin ribatında, ama münhasıran onların da
meselesi değildir.
Kudüs meselesi hepimizin, ümmetin meselesidir.
Osmanlı İslam ordularının yenilgisi üzerine Şam'a giren
Fransız ordu komutanının Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi'nin sandukasını
tekmeleyerek "İşte döndük ey Selahaddin!" dediğinin üzerinden
yaklaşık 100 yıl geçti. Fakat Selahaddin'e ve onun çocuklarına olan kin hâlâ
bitmiş değil. Bilinsin ki, Selahaddin’in direniş ruhu Kudüs’te devam
etmektedir.
En son ABD Başkanı’nın Kudüs’ü işgalci İsrail’in başkenti
olarak tanıma kararı, bu kinin hala günümüzde de devam ettiğini göstermektedir.
Zaten işgalci Siyonist İsrail yönetimi, Filistin topraklarındaki zulüm ve
vahşetini hiç azaltmadan devam etmektedir.
Uluslar arası anlaşmalara ve verilen sözlere rağmen böyle
bir kararın açıklanması, savaş ilanı olarak değerlendirilmektedir. Bölge ülkelerinin
tüm ikaz ve itirazlarına rağmen henüz geri söz konusu değildir. Bölgede huzur
ve barışın gelmesini istemeyenler, gerginlik ve zulüm ortamından nemalanan,
Müslüman kanı dökmeye devam edeceğe benziyorlar.
İslam İşbirliği Teşkilatı, tüm İslam ülkeleri, STK lar
elbirliği ile bu haksız uygulamaya karşı ortak hareket etmeli, gerekli tepkiler
gösterilmeli ve özgür ve bağımsız Filistin Devletinin başkentinin Kudüs’e
taşınması hususunda çalışmalar ivedikle yapılmalıdır.
Yapılan bu haksızlık ve zulümler karşısında susmayacağımızı
ve tepkimizi her platformda göstereceğimizi, ne yapılması gerekiyorsa
yapacağımızı bildirir kamuoyuna saygılarımızla arz ederiz.
Son söz olarak, İslamoğlu Hoca’nın şu sözünü hatırlayalım :
“Kudüs’ü kim bu ümmete geri kazandırırsa, o İslam ümmetinin doğal
önderidir."