SADECE HAKİKAT VE GERÇEKLER
İdeolojiler öldü mü?Görünüşte öldü!
Emperyalizm, kapitalizm
eskisi gibi popüler kelimeler değil artık…
Çağımızın güncel kelimeleri; bilgi,
teknoloji ve küreselleşme…
Steril, yapay ve şiddeti yumuşatıcı bu terimler
çağımızı anlatmaya yetmiyor.Görünüşte öldürülen ideolojiler farklı kimliklerde
yaşamaya devam ediyor.Emperyalizm, ırkçılık ve kapitalizm dünyayı kasıp
kavuruyor.Peki biz bunun neresindeyiz?
Türkiye bu süreçten nasıl
etkileniyor?
Düşünce kalelerimiz içten çökertilirken, son kalan aydınlarımız
nefes alacak, geçimlerini sürdürebilecek alanlar arıyor.
Yayınlarımız,
eserlerimiz niceliksel yönden gelişseler de niteliksel yönden gelişemiyor.
Böyle
bir tabloda aktörlerin ve maşaların yer değiştirdiği, gerçek kimliklerini
saklayarak saldırganlaştıkları bir sürecin ortasındayız.
Şiddet sarmalı her
yanımızı kuşatıyor.Kimliğimiz, dilimiz, coğrafyamız sömürülüyor.
Batılı
emperyalist ideolojilerin maşası Arapçı ve Kürtçü zihniyetin en büyük düşmanı
Türk kimliğidir. Bu kimliğin yok edilmesi için her şey yapılıyor.Yasaklamayı,
ötekileştirmeyi ve saldırgan bir üslupla dışlamayı yöntem olarak
belirlemişler.Türk yurdu Kerkük'e sahip çıkılması bile medyada tartışma konusu
olabiliyor. Türkiye'deki "Kürt"lerin incindiğini ileri sürerek,
"ileride daha büyük kopuşlara zemin hazırlar" diyerek aba altından
sopa göstermeyi ihmal etmiyorlar.O yüzden talana, asimilasyona, yok oluşa
sessiz kalıp, "Türk" demeden cümle kurmamızı, Türk'e ait olan her
şeyden imtina etmemizi istiyorlar.Bu sayede emperyalizmin maşalığını daha rahat
yapabileceklerini düşünüyorlar.
Dolgun maaşları, sınırsız imkanları, milletin
parasıyla Saraylarda "Türk"ü "zaptu rapt" altına almaya
çalışıyorlar.Günü geldiğinde de "Dört yanımız kalleşlerle dolu, Batı
ihanet içinde" diyerek Mehmetçik'i savaşa sürmekten de
çekinmiyorlar.Kısacası Türklük bu coğrafyada, bu devlette vebalı olarak tanımlanırken,
sistematik bir şekilde ortadan kaldırılmak isteniyor.Şimdi de cepheden cepheye
koşan, şehit olan, gazi olan çocuklarımızın apoletlerine takmışlar kafayı…
Operasyon sırasında kollarına iliştirdikleri Göktürkçe harfleriyle yazılı
"Türk" kelimesini ve diğer detayları yasaklamak istiyorlar.Unutulan
şu ki; ruhundan millet aşkını aldığınız, emperyalistlerin istediği şekilde
biçimlendirdiğiniz silahlı güçler hiçbir zaman en önde koşmaz,
koşamaz…
Ankara'da, İstanbul'da hastanelere Arapça tabelalar asan,Arapça
tabela kullanılmasının önündeki yasal engelleri kaldırmak için yönetmelik
hazırlayan,PKK'nın talepleri doğrultusunda asırlık Türk şehirlerin isimlerini
Kürtçeleştiren,"Ne Mutlu Türküm diyene" yazılarını dağlardan, şehir
girişlerinden silen,Türk yurtlarını peşmergeye terk eden,Sözde bayrakları
havalimanlarında sallandıranlar…Mehmetçik'in kolundaki Göktürkçe'den rahatsız
olmuşlar. "Yazıklar olsun" demeyeceğim. Çünkü bu bir üzüntü ve
şaşırma ifadesidir. Türk'e düşman olanlara "yazıklar olsun, neden böyle yaptın"
denilmez, çünkü görevlerini ifa ediyorlar!
Atatürk, dönemin Türk dili
uzmanlarına "Göktürk alfabesini mutlaka öğrenin, yazıtlarımızı ve
tarihimizi okutun" talimatı verir. Bu talimattan sonra harekete geçen
uzmanlar birçok yazıtı günümüz Türkçesi'ne aktarırlar.
Binlerce yıl sonra ortaya çıkan o cümlelerden biri de "Ebediyen Hükümran Olacaksın Türk Budunu" şeklindedir.
Yabancı ideolojilerin yerli işbirlikçileri; duyun, görün, dinleyin!Binlerce yıl evvelden gelen Türk, hiç susar mı!Karanlıkları yırtan, coğrafyaları değiştirip çağlar atlatan Türk silinir mi!İşte o yüzden ne yaparsanız yapın ne yasaklar koyarsanız koyun; Türk Budunu, Ebediyen Hükümran Olacaktır!
Binlerce yıl sonra ortaya çıkan o cümlelerden biri de "Ebediyen Hükümran Olacaksın Türk Budunu" şeklindedir.
Yabancı ideolojilerin yerli işbirlikçileri; duyun, görün, dinleyin!Binlerce yıl evvelden gelen Türk, hiç susar mı!Karanlıkları yırtan, coğrafyaları değiştirip çağlar atlatan Türk silinir mi!İşte o yüzden ne yaparsanız yapın ne yasaklar koyarsanız koyun; Türk Budunu, Ebediyen Hükümran Olacaktır!
![]() |
Kaynak: Ebediyen Hükümran Olacaksın Türk Budunu! Batuhan ÇOLAK |