Yangına körükle gidenlere inat İbrahim’in ateşine bir damla su ile yürüyenlerdeniz.
![]() |
Tamer Ashraf |
Cumhur İttifakı’na bambaşka anlamlar yükleyenlere, günlük politik manevralarda partilerin farklılık göstereceğini anlatmaya çalıştım, anlamazlıktan geldiler. Olsun!
Nihayet, “Danıştay’ın kararı Cumhur İttifakı’nın ortasına bırakılmış pimi çekilmiş el bombasıdır” dedim, “Sen de çok ileri gittin. Bu kadar keskin olma” dediler. Olsun!
“Danıştay’ın kararından sonra Cumhur İttifakı’nın ‘politik’ manevralarla ayrışması için düğmeye basılmış görünüyor” dedim, “Niyetin bu ittifakı bitirmek mi” dediler. Olsun!
Oysa tam tersi, Ak Parti Ak Parti olarak, MHP de MHP olarak var olsun, ama “büyük davada” birlikte hareket etsin diye titizlenendim, o kadar.
''İTTİFAK ÇÖKERSE KİMLERİN İŞİNE GELİR'' SORUSUNA CEVAP GECİKMEDİ
Bir önceki yazıyı bir soru ile bitirmiştim. O soru, “İttifak çökerse bu kimlerin işine gelir” şeklindeydi. Yazının yayınlandığı salı günü, “Yerelde ittifak” bitti. Hem Sayın Bahçeli, hem Sayın Erdoğan partilerinin grup toplantılarında bunu ilan etti.
İtidalle daha ne olduğunu anlamaya çalışken, birileri eteklerindeki taşları dökmeye başladı. Ne Ak Parti’nin yapmadığı “hatalar” kaldı, ne MHP’nin..!
Zil takıp oynamaya kalkanların kimi MHP’ye, kimi Ak Parti’ye vurmaya başladı, ulu orta.
Yakın geçmiş bir çırpıda unutuluverdi. Yakın gelecek hiç hesaba katılmayıverdi. Meğerse partilerin içindeki bir takım çevreler “ittifakın bitmesini” dört gözle bekliyorlarmış, görüverdik.
SANKİ YAKIN GEÇMİŞTE HİÇBİR ŞEY YAŞANMAMIŞ GİBİ
Sanki 15 Temmuz darbe ve içi işgal girişimi yaşanmamıştı. Sanki o gece sokağa Ak Partilisi, MHP’lisi vatan, millet sevdalıları çıkmamıştı. 251 şehit verilmemişti. Binlerce insanımız gazi olmamıştı. Onlarca insanımız kolunu bacağını bıraktığı tankların altından kalkıp bayrağımızı dalgalandırırken “Allahu ekber” nidaları atmamıştı.
Sanki o gece Meclis bombalanmamıştı. O bombalama esnasında “Genel Kurul’u terk etmeyeceğiz. Öleceksek burada öleceğiz” diye dik durulmamıştı.
Sanki 7 Ağustos’ta 5 milyon insan Yenikapı’da buluşmamıştı. Eş zamanlı olarak Anadolu’nun şehirlerinde milyonlar meydanlara akın etmemişti.
Sanki 16 Nisan referandumuna giden yolun kapısını MHP lideri Devlet Bahçeli açmamıştı. 24 Haziran seçim kampanyalarında, Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhur İttifakı”na oy istememişti.
İki partinin tabanlarındaki geçişkenliği en iyi bilen bir lider olduğu halde Erdoğan, sanki MHP’ye ihtimam göstermemişti. Ak Parti oylarının bir kısmının MHP’ye gideceğini bile bile bunu yapmamıştı. Sanki yakın geçmişte bunların hiç olmamıştı.
Yine sanki DAEŞ terör örgütüne yönelik, Fırat Kalkanı Harekatı, PYD/YPG-PKK terör örgütüne yönelik Afrin Zeytin Dalı Harekatı yapılmamıştı.
Sanki, “Beklenen vefalı Türk geldi” denilmemişti.
Sanki, büyük badireler ittifak çatısı altında bir araya gelenlerin direnci ve özenci ile atlatılmamıştı.
YAKIN GEÇMİŞİ UNUTANLAR, YAKIN GELECEĞİ DE GÖRMÜYOR
Yakın geçmişte hiçbir şey olmamış gibi yapanlar, yakın gelecekte olabilecekleri de unutmuşa benziyor.
Sanki yıl başına kadar Meclis’ten Bütçe Yasası çıkmayacak. Sanki, yapısal reformlar için Meclis’te bekleyen yasalar “ittifak” ile çıkmayacak.
Sanki, Fırat’ın doğusunda Amerika eliyle bir terör koridoru inşa edilmiyor. Sanki Ortadoğu’da devletlerin sınırları tehdit edilmiyor. Sanki Türkiye üzerinde de birçok hesap yapılmıyor.
Sanki, 4 Kasım’da Amerika’nın İran’a uygulayacağı ambargo kapsamında Türkiye köşeye sıkıştırılmıyor.
Sanki, İran’dan sonra Türkiye ve Suudi Arabistan da hedefe konmuyor.
Böyle bir ortamda, birileri de çıkmış “Cumhur İttifakı”nın yerelde sona ermesinden sonra genelde de sona ermesi için çırpınıyor.
Kimileriyse zaten şimdiden zil takıp oynuyor!
Sahi, 2023, 2053, 2071 hedefleri sadece Ak Parti’nin hedefleri midir? Sahi “Büyük Türkiye” ideali sadece MHP’nin ideali midir?
Geçmişin tecrübesiyle, gelecekteki tuzakları da atlatabilmenin yolu ittifaktan geçiyor.
Yerelde ittifak olmadı ama her parti kendi pozisyonunu korumakla birlikte milli meselelerde ittifakın devamı memleketin hayrınadır.
Sahi, “milli ve yerli” kavramının bir kez daha düşünülme zamanı değil midir?
Yangına körükle gidenlere inat, bir damla su ile İbrahim’in ateşine yürüyenlerdeniz; vesselam..!
MHP: Cumhur İttifakı'nın kıymetini bilmeyenlerin pişmanlıkları fayda vermeyecek
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, Cumhur İttifakı'nın yerel seçimde devre dışı kalmasından 'beşinci kol faaliyetleri'ni sorumlu tutarak, "MHP ile AK Parti arasında milletimizin bekası için devamı kararında olduğumuz Cumhur İttifakı'nın kıymetini bilmeyenlerin pişmanlıkları, iş işten geçtikten sonra bir fayda vermeyecektir" dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, "Cumhur İttifakı'nın devletin bekası ve toplumsal barışın muhafazası açısından taşıdığı değeri siyasi çıkarlarına, ideolojik öngörüsüzlükleri ve etnik reflekslerine kurban edenler, ittifaksız yerel seçimlerin bölücülere ve şer ittifakına yaradığını göreceklerdir." dedi.
Yalçın, yaptığı yazılı açıklamada, öteden beri Türkiye'nin geleceği açısından MHP'nin siyasette oynadığı dominant ama bir o kadar da yapıcı ve pozitif rolden rahatsız olanların, Cumhur İttifakı'nın yerel seçimlerde devre dışı kalmasından sonra "derin bir oh çektiklerini" ifade etti. MHP'nin 15 Temmuz'dan bu yana fedakar, diğerkam ve milli mutabakat ruhuna yaraşır politikalar sergilediğini, bu sayede kazasız belasız bugünlere gelindiğini belirten Yalçın, "Bu sayededir ki Sayın Cumhurbaşkanı önemli bir oy oranıyla seçilmiş, ittifak halindeki iki parti de parlamento aritmetiği bakımından seçimlerden istediğini almıştır. Böylece bütün karanlık senaryolar tarihin çöp kutusuna atılmıştır" görüşünü savundu.
'BEŞİNCİ KOL FAALİYETİ YÜRÜTÜLMEYE BAŞLANMIŞTIR'
Yalçın, MHP'nin fedakarlıklarına, yapıcı ve pozitif tutumuna rağmen kimi çevrelerin zaman içinde siyasete egemen olup Cumhur İttifakı'nı zayıflatmak için her yolu denediklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
"MHP yapıcı hareket etse de bu çevrelerin ön yargıları kırılmak şöyle dursun, üstü örtülü bir kin, buğz ve çekememezlik bir ur gibi giderek büyümüştür. Af ve andımız gibi hassasiyet gerektiren konularla rahip Brunson meselesi etrafındaki tartışmalar fırsat bilinerek harekete geçilmiş, Cumhur İttifakı'nın etkisiz hale getirilmesi, dolayısıyla MHP'nin siyasetteki özgül ağırlığının baltalanması için bir tür siyasi beşinci kol faaliyeti yürütülmeye başlanmıştır." Bazı medya mensuplarının, Cumhur İttifakı'nın sadece yerel seçimler için değil kalıcı olarak bozulmasını temin için harekete geçtiğini belirten Yalçın, "İttifakın kıymet ve akıbeti aklıselimle, ihtiyatla değerlendirilmek yerine, doğrudan MHP'yi suçlayan fikirler, partimizin politik etkinliğinin ortadan kaldırılmasını hedef alan komplo teorileri, yorum ve görüşler ortaya atılmaya başlanmıştır" değerlendirmesinde bulundu.
Cumhur İttifakı'nın ruhunun öldüğü, büyüsünün bozulduğu yönündeki iddiaların, aslında milli mutabakat ruhunu bozmayı amaçladığına vurgu yapan Yalçın, ittifakın tartışma konusu olmasının, MHP'nin üslubu ve tutumundan değil, medyada ve siyasi çevrelerde MHP aleyhinde beşinci kol faaliyeti yürütenlerden kaynaklandığını anlattı.
'YANLIŞ HESAP KAZMA KÜREK YAKTIRAN MART SOĞUĞUNDAN DÖNECEK'
Yalçın, gerek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gerek MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Cumhur İttifakı'nın yerel seçimler dışında süreceğinin altını çizdiğini hatırlatarak, şunları söyledi:
"Mesele üslup değil, MHP'nin dominant rolünden rahatsızlık duyanların 'MHP siyasi vesayet oluşturmaya çalışıyor' iddiasını dillendirerek güya AK Parti'yi partimizin tesir ve tasallutundan kurtarma çabasıdır. Bu, yanlış bir hesaptır ve eldeki sınırlı yakıtı tükettirip kazma kürek yaktıran mart soğuğundan dönecektir. Evdeki bulgurdan vazgeçip Dimyat'a pirince gitme hırsının mevcut kazanımların da elden gitmesine yol açması kaçınılmazdır. Cumhur İttifakı'nın devletin bekası ve toplumsal barışın muhafazası açısından taşıdığı değeri siyasi çıkarlarına, ideolojik öngörüsüzlükleri ve etnik reflekslerine kurban edenler; ittifaksız yerel seçimlerin bölücülere ve şer ittifakına yaradığını göreceklerdir. MHP ile AK Parti arasında milli vicdanın tezahürü olarak akdedilen ve milletimizin bekası için devamı kararında olduğumuz Cumhur İttifakı'nın kıymetini bilmeyenlerin pişmanlıkları, iş işten geçtikten sonra bir fayda vermeyecektir."