BİZLER TÜRKİYE İÇİN VARIZ

Amacımız Bu ülkenin hepimiz için huzurlu ve yaşanabilir olması için yürütülen çabalara katkı sunmak.

Alevisiyle, Kürdüyle; gelenekselcisi, Atatürkçüsüyle; milliyetçisi, solcusuyla… Hepimiz bu ülkede yaşıyoruz.

Bence, hepimiz daha iyi koşullarda yaşamayı hak ediyoruz.Daha onurlu, daha saygın, daha estetik, daha barışçı koşullarda birlikte yaşamak için bilgilendirme paylaşım yapıyoruz…

Günlük Haber Siyasi-Politik Yorum Platformu


Whatsapp ile paylaş

2 Ocak 2018 Salı

2017'yi uğurlarken

       
  Zor ve sıkıntılı bir yılı geride bıraktık. Yılın daha ilk gününden, hatta ilk saatlerinden başlayan ihanetler, kalleşlikler, düşmanlıklar ne yazık ki artarak devam etti. Terörün destekçileri artık kendilerini gizleme gereği dahi duymuyor. ABD'nin PKK ve uzantısı PYD ile olan sıkı ve kirli işbirliği ağır silahlar vermeye kadar gitti. Ortadoğu'da vahşi bir terör dönemi başlatan DEAŞ'ın aslında bir ABD ürünü olduğu ortaya çıktı. Avrupa ülkeleri biraz yaptıkları seçimin etkisiyle, ama en çok da zihinlerinde yerleşmiş yargılarla kin kustular ve açıkça düşmanlık ettiler. Bakanlarımızı ülkelerine sokmayanları, verdikleri beyanatlarda haddini aşanları hayretle izledik.
                               
ŞER YAPILANMASI
          Bir önceki yılın flaş olayı FETÖ ihanetinin artçı sarsıntıları devam etti. Bu şer yapılanmasının şeytanın bile aklına gelmeyecek yöntemler kullandığı belirlendi. Bylock uygulaması ile nasıl bir düzen kurdukları tespit edildi. Darbeye karışan ve ele geçirilenlerin yargılaması sırasında azgınlığın ibret veren örneklerine şahit olduk. Darbe girişiminin kilit isimlerinden olduğu ortaya çıkan Adil Öksüz'ün nasıl kaçtığı, kimlerin yardım ettiği, nereye gittiği muamması devam etti. Bir papazı bahane ederek Türkiye üzerinde baskı kurmaya çalışan ABD, bütün bilgi, belge ve taleplere rağmen, kendi topraklarında barındırdığı FETÖ elebaşını vermeye bir türlü yanaşmadı.
                   
CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİ
          Yılın en önemli siyasi olayı hiç kuşkusuz Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmesi olmuştur. Türkiye karşı karşıya kaldığı hukuksuz fiili durumu, MHP'nin devreye girmesi ve yönlendirmesiyle aşma imkanına kavuştu. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçilmesini öngören Anayasa değişikliği, bütün çarpıtma ve yanıltma gayretlerine rağmen, milletin yüzde 51,41'nin oyu ile kabul edildi ve tartışmalı dönem sona erdirildi. Bu düzenlenenin gerektirdiği uyum yasalarının meclisten geçirilmesi ise yeni yıla bırakıldı.
                     
SOKAKLARDA İKTİDAR ARADI
          CHP, anamuhalefet partisi, yani iktidar adayı bir konumda bulunmasına rağmen, yıl içinde Türkiye'nin yaşadığı sıkıntıların aşılmasında hiçbir katsısı olmadığı gibi, bu ülkeyle ve milletle meselesi olanların işini kolaylaştırdı. Özellikle FETÖ'nün gönüllü sözcülüğüne soyunmaktan geri durmadı. Ülkemizi dış mihraklara şikayet edecek kadar ileri gitti. CHP lideri Kemal Kılçdardoğlu milletten alamadığı desteği olağanüstülüklerde ve sokaklarda aradı. Ankara'dan İstanbul'a yürümesi, kendi yandaşları dışında hiç kimseyi ilgilendirmedi ve hiçbir sonuç vermedi. Yılın sonlarına doğru ileri sürdüğü iddialar kağıt üzerinde kalmaktan ileri gidemezken, siyasette seviyenin ve ciddiyetin de yerlerde sürünmesi gibi acı bir sonuç doğurdu.
                               
BARZANİ'NİN KALLEŞLİĞİ
          İçerideki derin sorunlara ne yazık ki, dışarıda ki oldu-bitti çabaları da eklendi. Yıllarca şımartılan Barzani, gibi binlerce yıllık Türk yurdu olan Kerkük'ü bir oldu-bittiyle yutmaya ve burnumuzun dibinde İsrail uydusu bir terör devleti kurmaya uğraştı. Bütün ikazlara rağmen referanduma gitti. Yaptığı haksız ve hukuksuz referandumu İsrail dışında dünyada tanıyan ve ciddiye alan olmadı. Türkiye'nin başta İran olmak üzere bölgedeki diğer ülkelerle bu kirli ve kanlı oyunu bozmak için yaptığı işbirliği ve aldığı tedbirler sonuç verdi. Barzani bugün kendi bölgesinde dahi istenmeyen adam durumundadır ve geleceği karanlıktır.
                             
İSTİFA EDEN BAŞKANLAR
          Yılın son çeyreğinde arka arkaya istifa ettirilen Büyükşehir Belediye Baykanları aylarca konuşuldu tartışıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Topbaş, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Altepe, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur ve Niğde Belediye Başkanı Akdoğan görevlerinden istifa etti. Bu istifalar iktidar partisi AKP'nin iç meselesi olarak kalırken, asıl sebebin ne olduğu bir türlü anlaşılamadı. CHP eski genel başkanı ve siyasetin duayen isimlerinden Deniz Baykal'ın geçirdiği rahatsızlık gündemin başka bir konusu oldu. Baykal'ın, 70 ve 80'lı yılların siyasetteki son temsilcisi olduğunu unutmamak gerekiyor.
                                   
ABD'DEKİ YARGILAMA
            Yılın son bölümüne damga vuran olaylardan birisi de Rıza Sarraf denilen şarlatanın ABD'de yargılanması oldu. Rüşvet ve kara para aklayıcısı olarak ün yapan bu  şahsın ABD'ye belli bir plan dahilinde götürüldüğü yargılama sırasında sanıklıktan tanıklığa geçmesi ile ifşa oldu. Yapılan yargılamanın bir hakkın aranmasından, bir gerçeğin ortaya çıkarılmasından çok, doğrudan Türkiye'yi özellikle ekonomik anlamda sıkıştırmaya yönelik olduğunu bütün dünya şaşkınlıkla izledi. Ne tür bir karar çıkacağı ve işin sonun nereye varacağını yeni yılın ilk aylarında göreceğiz.
                             
HAİNLERE HADDİ BİLDİRİLDİ
          Fırat Kalkanı Operasyonu yıl içinde tamamlandı ve Suriye ve Irak'daki oldu-bittilere karşı elimizi son derece güçlendirirken, sınırlarımızdan giren teröristlere de set çekildi. İdlib'e yapılan müdahalenin de çok isabetli olduğunu ve Türkiye'nin bölgedeki etkisini arttırdığını özellikle belirtmek durumundayız. Bu iki operasyonun tam sonuç vermesi için Afrin'in de teröristlerden temizlenmesi gerekiyor ve yeni yıldaki beklentilerimizden birisi de budur. Sayın Cumhurbaşkanının bir gece ansızın girebiliriz sözünün gereğinin yapılmasını sabırla bekliyoruz. Bütün bu olumlu gelişmelere paralel olarak içeride de büyük bir terör temizliği yapıldı, siyasi uzantıları yargı önüne çıkarılırken, elinde silah olan hainler girdikleri mağaralarda, kaçtıkları dağlarda bulunup etkisiz hale getirildi. Aynı kararlılığın yeni yılda da sürdürülmesiyle birlikte daha huzurlu bir döneme girmiş olacağız.
                             
KUDÜS'TEKİ OYUN BOZULDU
          Bizim dışımızda gelişen, ama doğrudan ilgilendiren gelişmeler de yaşandı. Myanmar ordusunun operasyonlarıyla yerlerinden olan yüz binlerce Arakanlı Müslüman büyük bir acı yaşadı. Dengesiz ve karmaşık açıklamalarıyla bütün dünyanın başına bela olan  ABD Başkanı Trump'ın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma ve ABD Büyükelçiliğini Tel Aviv'den Kudüs'e taşıma kararı, Türk milletini ayağa kaldırırken bütün dünyada büyük yankı buldu. Türkiye'nin dönem başkanı sıfatıyla çağrısı üzerinde İslam İşbirliği Teşkilatı İstanbul'da olağanüstü toplandı. İİT üyesi 48 ülke Doğu Kudüs'ü Filistin'in başkenti olarak ilan etti. Konu daha sonra BM Güvenlik Konseyine götürüldü ve ABD burada yalnız kaldı. BM Genel Kurulu'nda ise 128 ülke Trump'ın kararını tanımadığını gösterdi.
                                   
KARARNAME
          Yılın son günlerini boş ve gereksiz bir Kanun Hükmünde Kararname tartışması ile geçirdik. Çıkarılan kararnamede bu kadar gürültü koparmayı gerektirecek bir unsurun olmadığını ve yapılan eleştirilerin maksatlı olduğunu bir defa daha belirtelim. Aradığımız huzuru, kardeşliği ve refahı yeni yılda bulmayı ümit ediyor ve bekliyoruz.
google-site-verification: google2afd6f3c8ec4d6d7.html