SADECE HAKİKAT VE GERÇEKLER
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu. Erdoğan, Türk askerinin İdlib'deki faaliyetlerine ilişkin, "Kimse bize bunu niye yaptınız diyemez. İşte, 'Bir gece ansızın gelebiliriz' dedik ve bu gece bildiğiniz gibi Silahlı Kuvvetlerimiz, Özgür Suriye Ordusu ile İdlib'le ilgili şu anda operasyonunu başlattı." dedi. Erdoğan ayrıca terör örgütü PKK\PYD'ye silah desteği sağlayan ABD'ye yüklenerek, "Terör devleti oluşturma çalışmaların niyeti nedir? Biz paramızla silah alamazken onlara silah vermenin hedefi nedir?" sözleriyle sert bir şekilde eleştirdi.
"HER GÜN YENİ BİR TAKTİK ATAKLA KARŞILAŞIYORUZ"
"Her gün yeni bir durumla, yeni bir saldırıyla, yeni bir taktik atakla karşılaşıyoruz. Bu saldırıların bir kısmını bizim dikkatimizi ve enerjimizi bölgemizdeki kritik gelişmelerden uzaklaştırmaya yönelik olarak görüyorum. Türkiye'yi FETÖ ve PKK gibi terör örgütleriyle köşeye sıkıştıramayanlar, kendileri doğrudan sahaya girmeye başladılar."
"ARTIK BU MIZRAK BU ÇUVALA SIĞMIYOR"
"Yaşadığımız bu zor dönemde yanımızda olanları unutmayacağımız gibi sürekli ayağımıza çelme takanları da unutmayacağız. Ülkeler arasındaki ilişkilerin mutlak dostluk ve mutlak düşmanlık esasına göre tanzim edilemeyeceğini elbette biliyoruz. Bununla beraber müttefik dediğimiz, pek çok platformda birlikte çalıştığımız kimi devletlerin ülkemize karşı sergiledikleri bu iki yüzlü tutumdan biz çok rahatsızız. Yüz yüze geldiğimizde bize her türlü sözü, her türlü teminatı verenlerin arkamızdan oynadıkları oyunların çirkinliği artık gizlenemez, saklanamaz hale gelmiştir. Artık bu mızrak, bu çuvala sığmıyor."
"BU MİNDERDEN BİZ DEĞİL SİZ KAÇACAKSINIZ!"
"Türkiye'nin güçlü duruşu sebebiyle amaçlarına ulaşamayanlar 15 Temmuz'da yeni bir hamle yaptı. Diğer darbe teşebbüslerinin aksine bu defa bambaşka bir şey oldu. Sokaklara inan milyonlarca vatandaşımız istikbaline sahip çıktı. Hem onların saldırıları hem bizim cevaplarımız bunlarla sınırlı kalmadı. Her gün yeni bir oyunla karşımıza çıkıyorlar. Biz ne diyoruz: Namert kaçar mert direnir. Üstelik biz artık sadece savunmuyoruz, kendi planımızı adım adım uyguluyoruz. Türkiye'yi tüm dünyadan tecrit etmek için elinden geleni yapanlar beyhude uğraşıyorlar. AB serbest dolaşım hakkı vermedi de ne oldu? Dünya başımıza mı yıkıldı? Hala oyalıyorlar! Fakat biz sabrediyoruz, bu minderden biz değil siz kaçacaksınız!"
ERDOĞAN'DAN ABD'YE: NİYETİNİZ NE?
"Terör devleti oluşturma çalışmaların niyeti nedir? Biz paramızla silah alamazken onlara silah vermenin hedefi nedir?
Yıllardır bizi terör örgütleriyle yeteri kadar güçlü şekilde mücadele etmemekle itham edenler, şimdi terör örgütleriyle kol kola bölgemizi tanzime giriştiler. Dünyada kendilerine terörle mücadelede en büyük hedef olarak DEAŞ'ı gösterenler, şu anda DEAŞ'a karşı PYD gibi YPG gibi terör örgütleriyle beraber mücadele ediyorlar."
"KİMSE BİZE BUNU NİYE YAPTINIZ DİYEMEZ"
Erdoğan, Türk askerinin İdlib'deki faaliyetlerine ilişkin, " İşte, 'Bir gece ansızın gelebiliriz' dedik ve bu gece bildiğiniz gibi Silahlı Kuvvetlerimiz, Özgür Suriye Ordusu ile İdlib'le ilgili şu anda operasyonunu başlattı. İdlib bize sınır. Dolayısıyla tedbirimizi almak durumundayız. Kimse bize 'Niye bunu böyle yapıyorsunuz' diyemez. Suriye'ye 911 kilometre sınırı olan biziz. Her an taciz ve tehdit altında olan biziz. Kimse bize 'Niye bunu böyle yaptınız' diyemez." dedi.
"SORUMLUSU ERDOĞAN DİYECEKSİN! BÖYLE BİR MANTIK MI OLUR?"
Ülkenin dışında da Kılıçdaroğullarının adedi çok fazla. Bir taraftan Silahlı Kuvvetlerin sınır dışına çıkmasına evet diyeceksin 9 dakika sonra İdlib'te ölenlerin sorumlusu Erdoğan diyeceksin! Böyle bir mantık mı olur? Sen ne cahilsin. Aynı konuşma içinde. Zaten bakıyorsun, yanında taşıdığı adamların her biri bir alem. Çanakkale'de hepsi, siz burada eğitime geldiniz, kendilerinin eğitime ihtiyacı var. İçmeyin de daha sonra için. Burası şehadet makamlarının oluştuğu yer. Kahrediyorlar ben buna inanıyorum. Bizim arkamızdan böyle bir nesil gelecek diye. Biz böyle hassas bir noktada İdlib'te oradaki kardeşlerimizin de izzetini korumanın gayreti içindeyiz.
"BİZ KILIÇDAROĞLU ZİHNİYETİ TAŞIMIYORUZ"
Kuzey Irak'ta gelişmeler ortada. Kuzey Irak'ın bu hale gelmesinin failleri bellidir. Zaman ola onları da gündeme getiririz. Çok açık net: Telafer... 400 bin Türkmen'in olduğu yer. Bu insanların hepsi 10 bini hariç oradan kaçtı. 100 bini bize sığındılar. Aynı şey Sincar için de geçerli. Biz oranın da derdi ile dertleniyoruz. Şimdi gündemde Kerkük var. Bu insanlar şu anda yaşam mücadelesi veriyor. Bize ne yahu diyemeyiz.
Biz Kılıçdaroğlu zihniyeti taşımıyoruz, bunu böyle bilelim. Onların böyle bir derdi yok. Onlar varsınlar Esad'ın yanına gitsinler, onunla dertleşsinler ama biz farklıyız ve İdlib'deki her şehidin hesabını benim vereceğimi söyleyecek kadar gafil, cahil olan bu insanlarla konuşacak bir şeyimiz yok. Ülkemizde ve bölgemizde hiçbir terör örgütünün oluşmasına ve kuşatmasına izin vermeyiz. Teröristler öldürüldü, onları kimler gitti aldı. Farkları var mı? Yok. Bunları görmemiz lazım. Bunları göremiyorsak, kusura bakmayın.
"BU BİR TASFİYE DEĞİL, İHTİYAÇTAN KAYNAKLANAN GÖREV DEĞİŞİMİ"
"Herkes Türkiye diyorsa Erdoğan diyorsa bunun bir sebebi var. Dedim ya; Gönülden gönüle giden bir yol var. Bu yolu Rabbim inşaa ediyor. O bağlılık, o aşk durup dururken olmuyor. 2019 hazırlıklarımızı bu çerçevede yürütmemiz gerekiyor. İlçe kongrelerimiz, il kongrelerimiz sonra büyükşehir kongrelerimizi yapacağımız. Değişim ihtiyacı duyduğumuz yerlerde yeni arkadaşlarımızla yolumuza devam ediyoruz. Bizim bu kardeşlerimizle yollarımızı kaybettik, bir daha bir araya gelmeyeceğiz diye bir şey kesinlikle anlaşılmamalı. Bu bir davadır. Dava ise davada olay zaman zaman makam mevki değişikliğini gerektirebilir. Bunun için tüm arkadaşlarımızdan partimizle fiziki bağlarını da güçlendirerek devam etmelerini istiyorum. Kritik gördüğümüz bir takım yerlerde yeni döneme hazırlık için mevcut isimlerin çekilmesi yönündeki kararımızı hayata geçiriyoruz. Bu bir tasfiye değil, ihtiyaçtan kaynaklanan görev değişimidir. Bizler pazara kadar değil mezara kadar yol arkadaşlığı yapmaya kasem ettik."
"DÜNYADAKİ EN SORUMSUZ ANA MUHALEFET PARTİSİNE SAHİBİZ"
"Ana muhalefetin böyle bir şuurlukla hareket ettiği söylenemez. Dünyadaki en sorumsuz ana muhalefet partisine sahibiz. Genel Başkanından milletvekillerine belediye başkanlarına kadar ana muhalefetin tüm kadroları terör örgütlerine kadar herkesin yanında, bir tek kendi ülkesinin yanında değil. Türkiye filanca ülke ile sorun yaşar, karşı tarafla bir olup kendi ülkesine saldırırlar. Bugün gazetelere bakıyorum, sıfırlandı diyor. Türkiye bir terör örgütü ile mücadeleye girişir, onların elemanlarıyla kol kola girip kendi ülkesinin üzerine yürürler."
"EY ABD, AL SANA BELGE"
"Ey ABD, 400 dönüm arazide böyle bir kişi besliyorsun ondan sonra da belge istiyorsun. Al sana belge. Zaten gönderdiğin bir büyükelçi var ki adeta Amerika'yı yönetiyor. Kendine göre bize bunların belgeleri verilmedi diyor. Bunun belgesini sana Dışişleri Bakanlığı vermez, yargı verir. 4'ünden beri kimse görüşme talebinde bulunmadı. Dünyaya da yalan söylüyorlar. Elbette biz ülkemizde kendini sosyal demokrat hisseden herkese saygı duyduk, duyuyoruz. Bugünkü CHP ile kitaplarda okuduğumuz bazıları arasında irtibat görmüyorum. Diyor ki, "Ecevit'e sataşma". Ben Ecevit'in anlayışına sataşıyorum. Ben bu milletin temsilcilerinin, Amerika'nın başkanının tırabzana oturup kendisinin de el pençe divan durmasını kabul edemiyorum. Beyefendiler rahatsız olacak diye geri adım mı atacağız?"