SADECE HAKİKAT VE GERÇEKLER
![]() |
Sizce eski Maocu, yeni Avrasyacı Perinçek, 15 Temmuz'dan
beri ne yapmaya çalışıyor?
Bir süredir neden 15 Temmuz'da içine girdiği hükümet yanlısı
mevziden ufak ufak sıvışıyor?
Çünkü yeminli Perinçekçilerin ilk stratejik hedefi AKP'yle
FETÖ'yü bitirmek, ikinci hedefi de FETÖ'yle AKP'yi bitirmektir.
FETÖ'yü aktif bir güç olarak kullanmasına gerek yoktur. Buna
imkânı da yoktur.
Ancak FETÖ sebebiyle Türkiye'nin Batıyla ilişkilerinin biraz
daha bozulması, Türkiye'yi Avrasya eksenine kaydıracak; Perinçek de böylece
Avrasya'nın dayısı olacaktır!..
En büyük korkusu da MHP'nin aradan sıyrılarak gole gitmesi,
Devlet Bey'in Cumhurbaşkanı olmasıdır.
Çünkü Ülkücülerin iktidarı, bütün sahtekârlar gibi derin
sahtekâr Perinçek için de bir kâbustur.
Perinçek'in FETÖ ve AKP karşıtlığı da MHP ve Ülkücü
düşmanlığı da aynı ideolojik kaynaktan beslenir.
Din düşmanlığı…
Ondaki eski kızıl Çin sevgisi de yeni İran sevgisi de
Türkiye'deki yaygın inanç olan Ehl-i Sünnet kültür hattını Sosyalizm için
engel, Kemalizm için tehlike olarak görmesidir.
2000'e doğru Dergisinin Atatürk ve Din konularında yaptığı
yıkıcı yayınların da Kaynak yayınlarının bastığı Turan Dursun kitaplarının da
hedefi aynıdır:
Gençleri önce Ateizme, oradan da Sosyalizme doğru devşirmek…
Perinçek, PKK'lı Kürt ve DHKP-C'li Alevilerin mektep
marifetiyle Türkiye'den İslam'ı söküp atacağı bir rejim hayal etmektedir.
Stalin'ler, Mao'lar, Pol Pot'lar, Ho şimin'ler öyle
yapmışlardır çünkü…
Bir insanın kalbine, Abdullah Öcalan'la Yaşar Okuyan'ın,
Beşşar Esad'la Sabahattin Önkibar'ın Acem mollalarıyla Kemalist subayların aynı
anda girebilmesinin başka bir mantıklı açıklaması yoktur.
Büyük ölçekli bir hayat kadını pazarında bile bu kadar
renkli müşteriyi bir arada bulamazsınız!
Aydınlık'ın uzun Sosyalist mücadeleler ve 70'lerdeki kızıl
devrim denemelerinden ortaya bir gerçek çıkmıştır:
İslam varsa ateizm, komünizm yoktur.
Türklük varsa enternasyonal sosyalizm yoktur.
Türk-İslam Ülküsü varsa üçü de yoktur!
Perinçek'i iflah olmaz MHP düşmanı yapan da budur.
Onun Vatan'ı da, Kemalizm'i de, asker sevgisi de, Ermeni
karşıtlığı da yalandır.
40 yıldır dostları değişse de düşmanının hiç değişmediği
dikkate alınırsa, bunun haksız bir itham olmadığı anlaşılacaktır.
Etrafında toplananlar da 40'ından sonra Bekaa'da
teröristlere seminer vermiş bir adamın gizli ajandasının masum figüranlarıdır.
Perinçek lafı ne zaman yanlış anlar? Lafın doğrusu kendi
çıkarlarına ters düştüğü zaman!..
Peki Perinçek, MHP'ye en çok ne zaman saldırır?
MHP söylemle veya eylemle sempati kazandığı, yükselişe
geçtiği zaman...
Ülkücülerin 12 Eylül öncesindeki eylem kapasitesi,
Perinçek'i çılgın bir muhbir bile yapmıştı.
Maocular o yıllarda ellerinde Aydınlık krokileri, mahalle
mahalle Ülkücü avına çıkardı.
Bu kızıl çakal, son birkaç yazısında peş peşe, Devlet Bey'in
Kerkük hassasiyetiyle söylemiş olduğu sözlere farklı anlamlar yükleyerek MHP'ye
vuruyor!
"5.000 Ülkücü" sözünün mahzurları üzerine, hiş
üşenmeden bir sayfayı dolduruyor.
"82 Kerkük, 83 Musul" konuşmasının kazandırdığı
ilgi ve alaka, belli ki Perinçek'in uykularını kaçırıyor!
Bunların AKP'yi "Şivan Perver"den
"Abdurrahman Kızılay"a doğru çekebilmek için kullanılmış hitabet
manivelaları olduğunu göremiyor.
Yaptığı en büyük kurnazlık da sanki Devlet Bey, bu sözleri
merkezi Irak Hükümetine karşı söylemiş gibi bir algı yaratarak, çirkin
ithamlarını bu algının üzerine bina etmesi…
MHP'nin ABD'ye rağmen yaptığı Ankara merkezli iktidar
yürüyüşüne kara çalmak istemesi…
Bre kızıl çakal!..
Kerkük, Bağdat'ın tapulu malıydı da Barzani Kerkük'e nasıl
sandık koyup da referandum yaptı?
Sünni Musul'un Şii Bağdat'la olan rabıtası, Atatürk'ün
Misak-ı Millisinden hiç söz edilmeyecek kadar sağlamdı da IŞİD Musul'u nasıl
bir günde aldı?
Türk askeri, Başika'da Bağdat'a rağmen Peşmergeyi eğitirken
kriz yok muydu?
Barzani Musul'u da "ihtilaflı bölgeler" üzerinden
ele geçirmeye çalışırken Bağdat ne yapıyordu?
Devlet Bey, 2012'de Bağdat üzerinden Kerkük'e gidecekken,
Davutoğlu apar topar Erbil üzerinden Kerkük'e gidip de Bağdat'la kriz
yaratırken sen ne yapıyordun?
Devlet Bey'in Kerkük'le ilgili olağan üstü çıkışları,
devletin en tepesindeki ağızların ilk kez "Kerkük bir Türkmen
kentidir" cümlesini kurmasını sağlamıştır.
Sınırdaki tatbikat, hem Türkmen'i, hem de Bağdat'ı
rahatlatmıştır.
Bu birincisi… İkincisi de…
Ülkü Ocakları'nın Hava İndirme Tugayı olmadığına göre hali
hazırda Kerkük'e 5.000 Ülkücü'nün gitmesi, ya sızarak, ya askeri koridor
açarak, ya da "pasaportla, Bağdat vizesiyle" olacaktır.
Tabii ki Irak merkezi hükümeti, sınır kapılarını peşmergeden
geri alabilirse…
5.000 Ülkücü sözünün de 82, 83 plakanın da söylem gücü,
eylem gücünden yüksektir.
O kadar alçaktan bakınca görülmemesi sürpriz değildir.

